|
Virüsler kapalı ortamlarda daha hızlı yayılıyor! Bu yüzden bulunduğunuz ortamı her saat başı 10-15 dakika boyunca havalandırmanız da almanız gereken önemli tedbirler arasında yer alıyor. 60 – 90 derecede yıkayın! Koronavirüs solunum yolu ile bulaşmışsa, kıyafetlerimiz üzerinde de birkaç saat canlı olarak kalabiliyor! Eve geldiğinizde kıyafetlerinizi vakit kaybetmeden değiştirin ve 60-90 derece gibi yüksek ısıda deterjanla yıkayın. 3 bölgeye temas etmeyiniz! Malum, bilindiği gibi Koronavirüs öksürük ve hapşırık nedeniyle ortama yayılan damlacıkların solunmasıyla bulaşıyor. Solunum parçacıklarıyla kirlenmiş yüzeylere dokunulduktan sonra ellerin yıkanmadan ağız, burun veya gözlere değdirilmesi kesinlikle riskli. Bu nedenle kirli ellerinizle; göz, burun ve ağzınıza asla temas etmeyin! Ellerinizi 20 saniye yıkamalısınız! Koronavirüsten korunmanın en etkili yollarından birinin el temizliğine dikkat etmek olduğunu belirten Dr. Uçar sözlerine şöyle devam ediyor: “Ellerinizi sık sık, bol su ve sabunla, en az 20 saniye boyunca ovarak yıkamayı asla ihmal etmeyin. Antiseptik ya da antibakteriyel içeren sabun kullanmanıza gerek yok, normal sabun yeterli gelecektir. Minimum yüzde 60 olsun El antiseptiğinin dışında yüzde 80-90 oranında alkol içeren kolonyaların da el hijyeninde etkili olduğunu unutmayın! “Ancak bu ürünler ellerinizi su ve sabun temizliğinden daha fazla korumaz. Dolayısıyla ellerinizi sık sık bol sabunlu suyla iyice ovarak yıkamanız gerçekten önemli! En az 3-4 adım mesafe koyun Öksürük veya hapşırıkla çevreye yayılan damlacıklar havada 3 saat asılı kalabiliyormuş ve durumu ciddileşitren en büyük faktör de bu olsa gerek! Bu nedenle kalabalık ortamlarda bulunmaktan son derece kaçının, mecbursanız ağız ve burnunuzu kapatın. Selamlaşmak için tokalaşmayın, sarılmayın ve öpüşmeyin. Ayrıca insanlarla iletişim kurarken en az 3-4 adım ( yani 1.5 metre) mesafe uzakta durmayı alışkanlık haline getirmelisiniz! Günde bir kez mutlaka temizleyin! Koronavirüs yüzeylerde ne yazık ki saatler, hatta günlerce canlı kalabilme özelliğine sahip! Virüsün bulaşmaması amacıyla kapı ve kolları, lavabolar gibi sık kullandığınız yüzeyleri her gün bol su ve dezenfekte edici özelliğe sahip ürünlerle muhakkak temizleyin. En az 2 litre su şart! “Günde en az 2 litre ve sık sık su içmeyi ihmal etmeyin”diyen Dr. Gamze Uçar su içmenin önemini sözleriyle vurguluyor: ”Bu sayede virüsün üst solunum yolunda kalma süresini kısaltabilirsiniz. Su içmek ayrıca bağışıklık sistemine de destek oluyor. Ancak sıcak içeceklerin virüsü öldürecekleri yanılgısına ise kapılmayın. Çünkü yüksek ısıdaki içecekler virüsü yok etmedikleri gibi, ağız ve boğaz mukozasında hasar oluşturabiliyor, bunun sonucunda da yarar sağlamak yerine zarar verebiliyor.” En az 4-5 porsiyon sebze meyve tüketin Bağışıklık sistemimizi güçlü kılan en önemli etkenlerin başında, yeterli ve dengeli beslenme alışkanlığı geliyor. Dolayısıyla bağışıklık sistemini koruyan antioksidanlar olan A, C, E, D vitaminleri, selenyum, çinko ve demir gibi vitamin ve mineralleri içeren besinleri dengeli ve yeterli almak hayat kurtarabliyor! Her gün 3-5 porsiyon sebze-meyvenin yanı sıra; D vitamini içeren süt, yoğurt ve peynir gibi besinleri, protein içeren besinleri ve baklagilleri yine düzenli olarak tüketmeniz gerçekten önemli.
|
Mecmua İstanbul
Son Yazıları Mecmua İstanbul (tüm yazıları)
- Medya Sanatı Yarışması - Şubat 8, 2024
- RESSAM ILGIN ERDEM - Aralık 27, 2023
- Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan - Kasım 17, 2023
