Sanat Tarihinde Bir Mihenk Taşı Dekadanlar

Sanat Tarihinde Bir Mihenk Taşı: Dekadanlar

Sedef Gökçe Pulak – Burak Gökalp Şen

Latince ‘decatentia’, Fransızca ‘décadence’ kelimelerinden türemiş ‘Dekadan’ kelimesi ‘çöküş, düşüş, yıkılış’ gibi anlamlara gelir. Böyle bir ismin verilmesinin nedeni edebi gelenekleri yıkıp, toplumsal ve sanatsal düzenin dışına çıktıkları için; geleneksel sanatçılar tarafından kültürel ve ahlaki düşüş yaşadıkları konusunda eleştirilmeleridir. Kendilerine, sanatı soysuzlaştırdıkları iddiasıyla takılan bu ismi –yine kalıpların dışına çıkarak- benimsemişlerdir. O dönemki Naturalist harekete tepki olarak doğmuşlar ‘insan fantezileri’ ve ‘estetik hedonizm’in merkeze alarak Sembolizm, Empresyonizm ve Romantizm gibi akımlarda eserler ortaya koymuşlardır.

Naturalizm’in hakim olduğu dönemde ortaya çıkarılan ‘gerçekçi’ sanat her şeyi olduğu gibi anlatmaya ve göstermeye dayanıyordu. Sıradan insanlar, gündelik mekanlar ve mükemmellikten oldukça uzak sahnelerin ve durumların tasvir edildiği sanat eserleri sanatçının en önemli dostu ‘yaratıcılık’ tan oldukça uzaktı. Ortaçağ’da olduğu gibi sanatçılar birer Artizan’a dönmüşlerdi.

İnsanların her gün gördükleri şeylerin olduğu gibi yansıtılması zaten sıkılmış ve depresif durumda olan insanlar için çok iyi gelmemiştir tahminimce. Estetiği, mükemmelliği, hedonizmi ve fantezileri kim dünyanın sert gerçekliğine tercih etmez ki. Dekadanlar da bu istek doğrultusunda hayatın kasvetinden biraz da olsa kaçmak, uzaklaşmak amacıyla insanları başka dünyalara götüren eserler ortaya çıkardılar.

Bu eserler kimi zaman bir rüya, kimi zaman estetik hazların peşinde koşarak kendinden geçmek isteyen sanatçıların ellerinden tuvallere dökülen tablolarıydı. Decadence sıklıkla, Naturalistlere bir başkaldırı niteliğinde ortaya çıkan Sembolizm akımı ile karıştırılmaktadır. Buna ek olarak bu sanat akımı, sanat eleştirmenleri tarafından Sembolizm ve İzlenimciliği harmanladığı düşünülen akım olarak karşımızdadır. Her ne kadar ilerleyen dönemlerde Sembolizm akımına katkılarından dolayı Decadent hareketi daha çok ele alınmaya başlansa da bir kesim insan tarafından incelikli düşünme eğilimi sonucu ortaya çıkan bir tür “hastalık” olarak da nitelendirildi. Hatta bazı eleştirmenlerin akımı, “manevi ve ahlaki sapkınlık” içerdiği gerekçesiyle ağır eleştirdiği de sıkça görülmüştür. 

Özünde ezoterik ögeler barındıran Decadent, fikrin ortaya çıktığı ilk günden beri tarih boyunca süre gelen ezoterik ilkel gerçekleri dünyadaki nesneler ve olgular ile anlatma yetisine sahip nadir sanat akımlarından biridir. “The Decay of Lying” eserinde bu konuya değinen Oscar Wilde ise bu tezi savunan en meşhur yazarlardan biridir. Maddi zenginliklerin, yapay olanla birleştiği noktalara açıklamalar getirdiğini düşündüğü bu hareket için Wilde, sanatın asla kendinden başka bir şey ifade etmeyeceğini belirtmiştir. Ayrıca “kötü sanatların her birinin doğaya ve hayata dönmekten ve onları ideal olana yükseltmekten kaynaklandığını ileri sürmüştür. Belki de günümüzde en çok duyduğumuz düşünce kalıplarından biri olan “Life Imitates Art” cümlesi, yine Wilde’ın “Hayat, sanatı, sanatın hayatı taklit ettiğinden çok daha fazla taklit eder” tezinden ortaya çıkmış ve günümüze kadar yayılmıştır.

Enteresan bir bilgi olarak belirtmek gerekirse, Dekadan akımı, Türk Edebiyatında da, Ahmet Mithat Efendi’nin Servet-i Fünunculara seslendiği lakap olarak yer bulmuştur. Ayrıca akım, Çok gelişmiş kelime yelpazesine rağmen ne Almanca ne de Türkçe’de tam karşılığı olmayan Decadence terimi, Nietzsche’nin de hakkında fikirlerini uzunca belirttiği bir akımdır. Nietzsche’ye göre Decadence Nihilizm’in mihenk taşıdır ve bu durum yabancılaşmaya neden olmaktadır.

        Sedef Gökçe Pulak – Burak Gökalp Şen

The following two tabs change content below.

Mecmua İstanbul

Mecmua İstanbul yayın ekibi olarak az zamanda çok şey yapabilmenin günümüzde kayıp bir hazine haline geldiğini farkettik.  Zengin ve günceli yakından izleyen içeriklerimiz ile okuyucularımıza “kültür-sanat ile yaşamı” teşvik ediyoruz.

Son Yazıları Mecmua İstanbul (tüm yazıları)

BU SAYFAYI PAYLAŞ

.