İKİNCİ PASTA…
İki pasta var diyelim önünüzde, birincisi şekil olarak, kusursuz bakınca insanı etkiliyor sonra artık dayanamayıp tadına bakıyorsunuz yüzünüzü ekşitip ” bu ne böyle ‘ diyorsunuz yani şeklini düşününce tadı o kadarda güzel değil.
İkinci pasta şekil olarak birinciye göre pek iyi değil sonra tadına bakıyorsunuz, ”oooo harika bu nasıl güzel bir tad, yemeğe doyamıyorsunuz…
Şimdi siz olsanız hangisini tercih edersiniz, ben kesinlikle ikinciyi tercih ederim. Bu yaşamdaki pek çok şey içinde böyledir, örneğin futbolu çok severim kendimde gençlik yıllarımda uzun süre oynadım, bu arada kendimi hala genç hissediyorum.
Neyse futbol diyorduk yıllar geçtikçe futbol bir taktik ve güç savaşına dönüştü mekanik bir hal aldı. Şahsen ben taktik ve gücün değil yeteneklerin rahatça sergilendiği keyif veren 70,li 80,li yılları daha çok sevdim. Örneğin 1974 – 1978 – 1982 dünya kupaları bence en güzel kupalar. Özellikle 1978’de Bezilya’nın yarı finalde İtal’ya kaybettiği maç, o maçı hala dün gibi hatırlarım. İtalya Brezilya,yı 3-2 yenip finale çıkmıştı Paolo Rossi üç gol birden atmıştı ve Brezilya elenince ben kendimi çok kötü hissetmiştim..
Neden o yıllarda oynanan futbolu unutmadım, çünkü izlerken insana keyif veriyordu, futbol,un özü vardı futbol,a dair her şey vardı, özü güzeldi de ondan.
Yada günümüzde inanılmaz büyük şık ve kusursuz avm,ler var artık yaşamımızda her şey var içinde ama samimiyet eksik, sıcak değil soğuk, yapay itici. Kendi adıma bir avm ye gidip bir cafede oturmaktan çok keyif almam. Ama İzmir’de Kemeraltı’nda eski bir hanın bahçesinde bir çay içmek, zaman geçirmek bunu çok severim. Belki avm gibi lüx değildir, göz alıcı değildir, garsonların önlüğü yoktur falan filan ama bir sıcaklık vardır, insani bir taraf vardır, yaşamın özü vardır.
Yada bir ev düşünün çok lüks bir sitede her şey var yok yok ama kimse birbirine merhaba demiyor, evler harika ama insan yok. Birde bir ev var kapısı aşınmış boyaları dökülmüş ama insanlar cıvıl, cıvıl birbiriyle ilgili bir insani durum var, sıcaklık var hangisi tabi ki eski olsun insan olsun.
Resimde böyle aslında şiirde böyle, mimaride böyle, yemek de böyle, giyim de böyle, dostluk da böyle…Sadece şekle dayalı, tekniğe dayalı, göz alıcı, göz boyayıcı ama özünden uzak, samimiyetsiz bir şeydense, gösterişten uzak, samimi, yalın ruhu olan her şey benim için çok daha kıymetli.
Ekonomik ilişkilerin değişmesiyle insanların sadece kendi yaşamlarına odaklı bir yaşamı bize dayatan, bizi başka şeyler ile şekil ile kandıran, göz boyayan ve aslında tek amacı para olan bir kurmaca.
Ve zamanla insanların içerikten uzaklaşıp şekilci yapan bir anlayış, markacı yapan bir anlayış, her şeyi bize dayatan çok basit kavramlar ile yaşamın gerçek özünü bize unutturup şekil üzerinden prim yapan anlayış, vahşi küresel sermaye….
Hiç bir şeyin önemi yok artık sadece biz ve sahip olduklarımız önemli. İnsanların bir çoğu için artık bu şeklen güzel olan yaşam daha önemli.
İhtiyaç odaklı değil tüketim odaklı bir dünya, ve sürekli yeni diye lüx diye kandırılıp birbirinden uzaklaşan tüketim manyağı yapılan insanlar. Yaşama dair şeyleri ıskalayıp şeklen mutlu olduğunu sanan ve öyle yaşayan insanlar. Bu çok üzücü…
Son Yazıları Turhan KA (tüm yazıları)
- GÜNLÜK NESNELERİ DÖNÜŞTÜRME - Aralık 18, 2023
- SANATIM YAŞAMIMDIR - Ağustos 21, 2023
- DERDİM KENDİMİ OYALAMAKTI - Haziran 23, 2023