Sena Ulusu

Okuyucularımıza kendinizden, sanatsal süreçlerinizden bahseder misiniz?

1993 yılında İstanbul’da doğdum. Meslek lisesini bitirdikten sonra ailemin de yönlendirmesiyle güzel sanatlar macerasına atıldım. Zorlu bir süreçten sonra Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim bölümünü kazandım ve 2020 yılında okulumdan mezun oldum. Bu süreçte pek çok yarışmaya ve sergilere katıldım. Şu an çalışmalarımı, atölyeye çevirdiğim evimin bir odasında gerçekleştiriyorum.

Sanatsal üslubunuz ve tekniğiniz hakkında bilgi verir misiniz?
Eserlerimde kimliğimizi yansıtmamızda önemli bir rol oynayan, toplumda bizi hem öznel hem nesnel kılan elleri bir sembol olarak ele alıyorum ve bu sembolik yapıdan yola çıkarak ellerimiz aracılığıyla toplumun sosyal yapısından anlık sahneler aktarıyorum. Durum, kişi ve olayların yansımasının karşı tarafta oluşturduğu yanılsamaları mercek aracılığıyla ortaya koyuyorum. Ben, resimlerimde; kimliklerin algılanışı ve gerçeklik üstüne olan arayışlarımı yansıtmaya çalışıyorum.
Doğduğumuz andan bugüne kadar içinde bulunduğumuz toplumun üstümüzde bıraktığı ve bizi biz yapan etkileri ve izleri görünmez bir elbise gibi üstümüzdedir. “Ben” dediğimiz doğrultuda aslında gerçekten “kim” kimdir? Gerçek nedir? İnsan içeride kendiyle buluşmasını gerçekleştirmedikçe var olma, tamamlanabilme şansı var mıdır? Cevap bulmak değil daha çok soruyla var olanı sergileme telaşıdır benimkisi. Ben resimlerimi, insan
bedeninden dışarıya taşan insan ruhunun yükünü realistik bir teknikle gerçek renklere sadık kalarak yapıyorum. Resimlerimde fırçanın boyayla buluşmasını, benim elimden yayılan frekans ve o enerjiyi karşı tarafa hissettirmek istiyorum. Fotografik kadraj görüntüsünden özenle uzaklaşma isteğimi ve algıya göre kimliksel oluşumdaki etki izlerini kübizm anlayışla birleştirerek kendi tarzımı çalışmalarıma yansıttığımı düşünüyorum.

Yanılsama kavramının eserlerinizdeki yeri nedir?
Yaptığım resimlerde gerçeğin algılanışının dejenere edilebilme, algıda seçicilik ve gerçeğin manipüle edilmesi, irdelenmesi bu kaotik yapının insan algısında oluşturduğu gerçeklik olgusu ve gerçeği ararken gerçeklikten uzaklaşması günümüz insanlarının yanılsamaları, benim resimlerimde anlatmak istediğim en önemli kavramlardan biridir.

‘’Antikacı’’ eserinizde kübist etkiler yer alıyor. Sanatçı sizce tek bir akım üzerinden eser
üreterek mi yoksa bunları iç içe kullanarak mı gelişim gösterebilir?
Sanatçı belli bir akıma bağlı kalmak zorunda değildir. Kendi tarzını aktarmak istediklerini oluştururken akımlarda dahil olmak üzere hayatın içinde var olan tüm enstrümanları kullanır. Ben çalışırken kendimi en iyi ifade ettiğim üslubumun yanı sıra anlatmak istediğimi içimden geçeni yansıtırken akım etkilenme vs. kaygısı yaşamam. Ben de olan doğal akışında elimin tecrübesiyle tuvale aktarılandır ama her seferinde kendimi tekrarlamamak ve farklı arayışlar içerisine girme isteği duyuyorum.

Sanatsal yaşamınız adına hedefleriniz nelerdir?
Kendi tarzımı ve anlayışımı eserlerimle sanat camiasına duyurmak ve bu alanda kendime yer edinmek ve gelecek nesillere emsal teşkil eden bir sanatçı olmak, düşünce ve toplumsal kaygılarımı özgürce ifade etmek ve dünya çapında adından bahsedilen bir sanatçı olmak. hedeflerimdir.

 

 Sena Ulusu | instagram

 

Nazlı Işık | instagram

The following two tabs change content below.
1992 Ankara doğumlu Nazlı Işık" Yeni Nesil Sanat" topluluğu sanatçılarındandır. Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Öğretmenliği bölümünden 2014 yılında mezun olan Nazlı Işık, 2018 yılında İstanbul Arel Üniversitesi Grafik Tasarımı bölümünde yüksek lisansını tamamlamıştır. Yurt içi, yurt dışında karma sergi ve fuarlarda yer alan sanatçı, eser çalışmalarına Ankara’ da atölyesinde devam etmektedir. Nevart Sanat ve Tasarım Akademisi’ nde eğitim koordinatörlüğünün yanı sıra Geleneksel Kuyumculuk Yöntemleri üzerine Ahumay Sanatevi’ nde eğitimi sonrasında çalışmalarına devam etmektedir.
BU SAYFAYI PAYLAŞ

.