Enes Sağdıç

Okuyucularımıza kendinizden ve sanat yaşamınızdan bahseder misiniz?

1996 yılında İtalya’ nın Como şehrinde doğdum. 2006 yılında ilkokulu Como Olgiote’de bitirdim. İtalya’da doğmuş olmam sanata yönelmem açısından benim için bir ayrıcalıktı. Burada küçük yaştan itibaren sanata verilen önemin benimsetilmesi beni de sanata yöneltti. 2008 yılında Türkiye’ye dönüş yaparak 2014 yılında Konya Çimento Güzel Sanatlar Lisesinden mezun oldum ve aynı yıl içerisinde Selçuk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim bölümü kazandım. 2018 Yılında Prof. Dr. Ahmet DALKIRAN atölyesinden mezun oldum. 2018 yılında Selçuk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’ nde Resim Bölümü yüksek lisansa başladım, Şuan hala devam etmekteyim.
Çalışmalarımı Konya’daki özel atölyemde sürdürmekteyim.
Ulusal ve uluslararası 40’dan fazla sergi ve yarışmaya katıldım ve birçok ödülüm bulunmaktadır.

Sanatsal üslubunuz ve tekniğiniz hakkında bilgi verir misiniz?

Bana göre sanat birine veya birilerine mâl edilemez sanat herkes içindir bu düşünceyi benimseyerek çalışmalarımı doku ve figüratif resim ağırlık vererek soyut, somut, realizm, kübizm vb. sanat severlere hatta sanat hakkında hiçbir bilgisi olmayan insana yani kısacası her kesime hitap etmeyi amaçlamaktayım. Değişen değer hükümleri ve ihtiyaçlarından dolayı, vurgulamak istediğim ifadeleri değişik biçim dilleriyle çalışmalarıma aktarmaktayım.

Malzeme ve teknik açıdan ise tek bir eğilime yönelmeyi benimsemedim 21.yüzyıl çağdaş sanat döneminde sanat her yerde olabilir düşüncesini kendime ilke edindim. Örneğin bir bardak üzerinde telefon kılıfında veya bir masada.. Bana göre sanat her nesnenin ve her yüzeyin üzerinde olabilir bu sebeple çeşitli materyal üzerine karışık teknik denemelerim mevcuttur.

Eserlerinizde portre ağırlıklı çalışmalar göze çarpıyor. Bu portrelerdeki umutsuzluğun nedenlerini bizimle paylaşır mısınız?

Siyasi, ekonomik toplumsal ve kültürel çatışma içinde yaşarız ve bunlar bireyin duyguları, düşünceleri, karakteridir. Dolayısıyla yeryüzünün en mükemmel varlığı olan insanı şekillendirir. İnsan yaşadığı dünyanın etkisinde kalır. Bu durum ise insanoğlunun yüzüne yansır. Portrelerimde gözler önüne serdiğim kişi o değildir; tersine, renkli tuvalin üzerinde boş veya anlamsız bakışlarla yaşayan, kendisiyle yalnızlaşmış ve toplumsal bunalım içinde bireyin içinden çıkamadığı umutsuzluğu tuvalde gözler önüne seriyorum.

‘’Sanatçı çağının tanığıdır.’’ Bu ifadeyi nasıl yorumlarsınız?

Geçmişten günümüze kadar süregelen ünlü ressamlardan Picasso’dan Devrim Erbil’e kadar her sanatçı dönemin sosyal, siyasal ve kültürel açıdan etkilenmişlerdir. Bulunduğu çağın izlerini yaşadığı coğrafi konumda ve evrende olup bitenleri sürekli gözlemleyerek eserlerine yansıtıp düşüncelerini ifade eder.

Kişisel sergi açmayı düşünüyor musunuz? Yakın zamanda böyle bir planınız varsa eserlerinizde ağırlık vereceğiniz duygu ne olurdu?

Elbette, yakın zamanda art arda iki üç solo sergi planlama içerisindeyim. Eserlerimde ağırlık olarak çağdaş insanın, insan psikolojisini, davranışlarını ve toplumsal eleştiriyi ön plana çıkarmayı, estetik ve güzelliği anımsatan insanları, tüketimin toplumunun sevgisizliğini, bencilliğini, içtensizlik tutumunu konu almayı planlıyorum.

Enes Sağdıç | instagram

Nazlı Işık | instagram | web site

Hakkında
Diğer Yazıları

Nazlı Işık

1992 Ankara doğumlu Nazlı Işık" Yeni Nesil Sanat" topluluğu sanatçılarındandır. Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Öğretmenliği bölümünden 2014 yılında mezun olan Nazlı Işık, 2018 yılında İstanbul Arel Üniversitesi Grafik Tasarımı bölümünde yüksek lisansını tamamlamıştır. Yurt içi, yurt dışında karma sergi ve fuarlarda yer alan sanatçı, eser çalışmalarına Ankara’ da atölyesinde devam etmektedir. Nevart Sanat ve Tasarım Akademisi’ nde eğitim koordinatörlüğünün yanı sıra Geleneksel Kuyumculuk Yöntemleri üzerine Ahumay Sanatevi’ nde eğitimi sonrasında çalışmalarına devam etmektedir.