Gülistan Kaya

Okuyucularımıza kendinizden, sanatsal süreçlerinizden bahseder misiniz?

1995 yılında Edirne’de doğdum. İlköğretim ve lise öğrenimimi İstanbul’da tamamladım. 2018 yılında Karadeniz Teknik Üniversitesi  harita mühendisliği bölümünü bitirdim. Bu süreçte asıl ilerlemek istediğim alanın sanat olduğunu fark ettim. Mezuniyetimin ardından  güzel sanatlar sınavlarına girdim. Şu anda Ordu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü’nde son sınıf öğrencisiyim. Çeşitli karma sergilere katıldım. kendi atölyemde çalışmalarımı sürdürüyorum. Şu sıralar bir grup sergisi için hazırlanıyorum.

Sanatsal üslubunuz ve tekniğiniz hakkında bilgi verir misiniz?

Resimlerimde mitolojiden, tanrıça kültünden ve edebiyattan  ilham alıyorum.  Stereotipleri ve bunlar üzerinden toplum tarafından oluşturulan kalıplaşmış normları sorguladığım işler üretiyorum. Şu sıralar özbenlik algısı, kimliğin ve benliğin inşasında toplumun etkisi özelinde işler üretmekteyim.

Medyum olarak tuval, kağıt, mdf  üzerine yağlı boya veya akrilik boya tercih ediyorum.

Resmin durgun, edilgen doğasını kırmaya çalışmak, yola çıkış noktam oluyor. Resmin sakin yapısını kırmak için üst üste boya katmanları, akıtma vd. teknikleri bir arada kullanmayı tercih ediyorum. Bu edilgenliği kırmak adına kimi zaman resimdeki figürün izleyiciye bakması, izlenen değil izleyen olması fikriyle resme başlıyorum.  Biçimsel anlamda, formları melezleştirerek kurduğum seri işlerim de mevcut. Bu işlerimde hibrit formları bitki-hayvan, bitki-insan, hayvan- insan gibi birleştirmelerle yakamaya çalışıyorum.

Sanat yaşamınızda etkili olan akımlar ve sanatçılar kimlerdir?

Dönem dönem etkilendiğim sanatçılar değişebiliyor. Üzerinde uğraştığım seri, ilgilendiğim alana göre de birçok sanatçı öğretici olabiliyor. Soyut dışavrumculardan Willem de Kooning’i işlerini çok etkili buluyorum.Rönesans döneminden yakaladığı melez formlarla Bosch ilham verici bir sanatçı. Günümüzden resmin edilgen, seyirlik halini kıran bir sanatçı olarak Anselm Kiefer’in işlerine bakmak da çok öğretici oldu. Modern Türk sanatında Fahrelnissa Zeid’in sadece resimleri değil güçlü karakterini de ilham verici buluyorum.

Sanatçı ve eserleri arasında bir bağ mevcuttur. Bu bağlamda sizin için en önemli eserinizin kendi gözünüzden yorumunu bizimle paylaşır mısınız?

Ürettiğim tüm işlerle güçlü bağlar kurduğumu söyleyebilirim. Birini ele almam gerekirse: “Anne ve kızı” isimli resmimi, ailemizde bulunan  eski bir fotoğraftan yola çıkarak oluşturmuştum. Bu resimde, kimliğimizin oluşmasında “ben”in meydana gelişinde geçmişin, bağların ve anne figürünün etkisi üzerinde durdum. Resimde kullandığım boş ayna  imgesi, bireyin benliğinin inşasında ilk etken olan annenin

gözünden kendine bakmayı temsil ediyor. 1970li yıllardan bir  aile fotoğrafını referans alsam da geçmişten bu yana  aile yapısındaki birtakım kodların  ve rollerin zarar verici mekanizması üzerinde duruyorum. Annenin genç kız figürünü korumacı bir tutumla sarması, iç mekanda sıkışan iki kadın figürü esasında kurulan aile yapısının kısıtlayıcı yapısının birer yansımasıdır.

Sanatta özgünlük hakkındaki fikirleriniz nedir? Eserlerinizi özgün ve biricik yapan nitelikler nelerdir?

Bana göre özgünlüğün temelde iki dayanağı var; üslup ve kurguda özgünlük. Günümüze kadar geçen süreçler içinde çok fazla teknik anlamda keşif olduğu için üslupta özgünlüğü yakalamak çok mühim. Resimden bahsettiğimizde, resmin dünyasını, kurgu, kompozisyonunu özgün oluşturmak da tamamen sanatçının kendi dünyasına, samimiyetine bağlı. Ben de işlerimde bu samimiyeti kurarak özgünlüğü yakalayabilirim fikriyle yola çıkıyorum. Zaten başka türlüsü de elimden gelmiyor. Eserin biricikliğinde sanatçının tutkusunun boyutu da önemli. Bu tutkunun peşinden gitmek  kimi zaman bana zarar verse de,   resimlerimin yaratımında etkisi büyük diyebilirim. Sonuçta tuvalde, tamamen kendi dünyama, geçmişime, aynadaki yansımama, bana ait şeyler ortaya çıkıyor.

Gülistan Kaya | instagram

Nazlı Işık | instagram |   web site

The following two tabs change content below.
1992 Ankara doğumlu Nazlı Işık" Yeni Nesil Sanat" topluluğu sanatçılarındandır. Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Resim Öğretmenliği bölümünden 2014 yılında mezun olan Nazlı Işık, 2018 yılında İstanbul Arel Üniversitesi Grafik Tasarımı bölümünde yüksek lisansını tamamlamıştır. Yurt içi, yurt dışında karma sergi ve fuarlarda yer alan sanatçı, eser çalışmalarına Ankara’ da atölyesinde devam etmektedir. Nevart Sanat ve Tasarım Akademisi’ nde eğitim koordinatörlüğünün yanı sıra Geleneksel Kuyumculuk Yöntemleri üzerine Ahumay Sanatevi’ nde eğitimi sonrasında çalışmalarına devam etmektedir.
BU SAYFAYI PAYLAŞ

.